Alacaklı, borçlu …. Şirketin, belediyedeki hak ve alacakları üzerine İİK. mad. 78 uyarınca doğrudan doğruya haciz konulmasını isteyebilir. 21 Belediye, borçluya ait hak ve alacak var ise haciz gereği işlem yapması, yok ise haczedilecek mal ve hak bulunmadığını icra dairesine bildirmesi gerekir. Bu durumda İİK.nun 89. maddesinden farklı olarak 3.kişi konumundaki belediyenin doğrudan doğruya İİK.nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, 3.kişi belediye nezdinde kesinleşen haciz konusu bir alacak yoktur. Ancak haciz konusu paranın varlığı halinde 3.kişi para üzerine haciz koymakla yetinmelidir. Bu hacze ilişkin haczedilmezlik şikayeti hakkı da borçluya aittir. Belediyenin müzekkerenin İİK.nun 89/1 de belirtilen özelliği taşımadığı için itiraz etme hakkı yoktur.( Yargıtay 12. HD E. 2005/4205 K. 2005/7240 T. 5.4.2005 -12. HD E. 2004/13550 K. 2004/16637 T. 24.6.2004-12. HD E. 2002/2220 K. 2002/3125 T. 14.2.2002-12. HD E. 2004/5486 K. 2004/9785 T. 20.4.2004)”
Yüklenici Şirketin Belediyedeki henüz doğmamış alacaklarına haciz konulabilir mi?
Yargıtay önceleri «doğacak alacaklar için haciz ihbarnamesi gönderilebilmesi üçüncü kişi ile borçlu arasında süregelen bir hukuki ilişkinin varlığına bağlıdır. Hukuki münasebetin varlığı ve bu ilişki nedeniyle borçluya ödenecek ve devamlılık arzeden bir alacağın bulunduğu hallerde, üçüncü kişiye İİK’nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerekir...» demekte iken yeni tarihli kararında
“ Kural olarak ileride doğacak muhtemel bir hakkın haczi mümkün değildir. 3. şahsa, borçlunun nezdinde doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarının haczi şeklinde haciz ihbarnamesi çıkarılması halinde 3. şahsın sorumluluğu haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut durumla ( fiili durumla )sınırlı olacağından ileride doğacak, doğması muhtemel bu hakkın bu aşamada 3. şahısca net olarak bilinmesi mümkün olmadığından bu şekilde çıkarılan haciz ihbarnamesi muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmaz. (Yargıtay 12. HD E. 2004/17928 K. 2004/22583 T. 22.10.2004)” görüşüne varmıştır.