Kanun, sözleşme ve teknik şartname metninde yer almasa bile, muhakkak uyulması gereken bir kuralı başlı başına bir yasaklama nedeni olarak düzenlemiştir. Zira kamu ihalelerinin amacı kamu ihtiyaçlarının ve dolayısıyla da kamu menfaatinin tesisi olup bu süreçte idarenin zarar görmemesi gerektiğine şüphe olmamalıdır.
Uygulamada idareye zarar verilip verilmediğinin tespiti noktasında ceza yargılamasının sonucunun beklenip beklenmeyeceği, idarenin bu husustaki değerlendirmesinin yeterli olup olmadığı noktasında tereddüt bulunmaktadır.
- Danıştay 13. Daire T: 23.10.2009, E: 2008/2779, K: 2009/9319
Bu husustaki bir kararda, imalat sırasında kullanılan ahşap kalıp iskelesi, demir imalatı ile ilgili malzeme nakillerinde, fazla hesaplamalara bağlı olarak, yükleniciye fazla ödemede bulunulduğu, bu nedenle idareyi zarara uğrattığı belirlenen şirket hakkında idarenin yasaklama kararı verebilmek için konuyla ilgili yürütülen ceza soruşturması ve adlî yargıda açılan alacak davasında yaptırılacak olan bilirkişi incelemesi sonucunu bekleme zorunluluğu bulunmadığı kanaati ile hüküm kurulmuştur
- Danıştay 13. Daire T: 23.10.2009, E: 2008/2779, K: 2009/9319
“…Bu durumda, idarenin yasaklama kararı verebilmek için konuyla ilgili yürütülen ceza soruşturması ve adlî yargıda açılan alacak davasında yaptırılacak olan bilirkişi incelemesi sonucunu bekleme zorunluluğu bulunmadığından,
açılan davalar sonuçlanmadan da idari yaptırım niteliğindeki yasaklama kararını verebileceği açık olup, yasaklama kararının hukukî denetimi yapılırken, davacının idareyi zarara uğratıp uğratmadığının idare hukuku ilkelerine göre yapılacak değerlendirme neticesinde tespit edilmesi ve yasaklamaya neden olan fiil nedeniyle açılan ceza davası varsa, fiilin işlenmediğinin anlaşılması nedeniyle verilmiş bir beraat kararı olup olmadığı dikkate alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken,
İdare Mahkemesi'nce, davacı hakkında açılan alacak davası ve ceza davasına ilişkin yargısal aşamaların sonucu beklenilmeden idarece ihaleden yasaklama kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır…”
Böylece yüksek mahkemece, uygulamada, ceza soruşturmasının ve adlî yargıda açılan alacak davasında yaptırılacak olan bilirkişi incelemesi sonucunu bekleme zorunluluğunun bulunmadığı açıkça belirtilmiştir