Doğrudan temin usûlünün bir ihale usûlü olmaması nedeniyle, işin yapılması için teklif verenlerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 11. maddesinde düzenlenen yasaklılar kapsamına girip girmediğine iliş

ihale usûlleri haricinde uygulamada 4734 Sayılı KİK kapsamında idarenin başvurabileceği diğer bir ihale usûlünün de Kanunun 22’nci maddesinde düzenlenen “doğrudan temin” olduğu savunulmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki Yargıtay uygulamasında doğrudan temin, bir ihale usûlü olarak kabul edilmemekte, bu yöntemin kullanıldığı durumlarda çalışmamızın konusunu oluşturan ihaleye fesat karıştırma suçunun oluşmayacağı kabul edilir.

“Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07/02/2006 tarihli ve 2005/11-119 Esas, 2006/15 Sayılı Kararına nazaran, önceden alınan hizmet için sonradan şeklen yapılan ihalenin hukuka aykırılığı ve ortada gerçek bir ihalenin bulunmaması nedeniyle ihaleye fesat karıştırma suçunun oluşmayacağı, ihaleye fesat karıştırma suçunun oluşabilmesi için kanunlarda öngörülmüş ihale usûllerinden biriyle usûlüne uygun yapılmış ya da yapılacak bir ihale ve iş olmasının zorunlu olduğu…”, Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E. 2019/6460, K.2019/10441, T. 06.11.2019)

Yine Danıştay da doğrudan temini bir ihale usûlü olarak kabul etmemektedir

Doğrudan temin usûlünün bir ihale usûlü olmaması nedeniyle, işin yapılması için teklif verenlerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 11. maddesinde düzenlenen yasaklılar kapsamına girip girmediğine ilişkin bir inceleme yapılmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.”, Danıştay 1. Dairesi, E. 2009/1123 E., K. 2009/1440, T.
21.10.2009),
.
Kanun’un 22’nci maddesine göre idare bazı durumlarda ilana çıkmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temin usulüne başvurabilir. Bu kapsamda ihale konusu kamusal ihtiyacın yalnızca tek bir gerçek şahıs veya tüzel kişi vasıtası ile giderilebileceğinin tespit edilmesi (22/a) ya da bu kişilerin ilgili kamusal ihtiyaca dair hususi bir hakka sahip olması (22/b) halinde doğrudan temin usulüne başvurulabilir. İdarelerce daha önce alınan mal, teknoloji, ekipman veya hizmetlerle entegrasyonun ve standartlaşmanın sağlanması adına zorunlu nitelikte bulunan mal ve hizmetlerin, asıl sözleşmeye dayalı olarak ve toplam süresi üç yılı geçmeyecek şekilde önceden alınan gerçek veya tüzel kişiden alınmasına ilişkin sözleşme de doğrudan temin usulü ile yapılabilir (22/c).

2022/1 No’lu Kamu İhale Tebliğine göre güncellenen rakamlar kapsamında;(RG, 20 Ocak 2022, Sayı 31725)

Büyükşehir belediyesi sınırlarında bulunan idareler, konusu 218.395,-TL (İki yüz on sekiz bin üç yüz doksan beş Türk Lirası), diğer idareler ise 72.752,-TL’yi (Yetmiş iki bin yedi yüz elli iki Türk Lirası) geçmeyen ihtiyaçları ile temsil giderlerine ilişkin alımları da bu usûlle yapabilirler (22/d). Yine idarelerin taşınmaz mal alımlarına ve kiralamaları (21/e) ile depolanması ekonomik anlamda sıkıntılı olan veya acil hallerde kullanılacak tıbbi malzeme alımları da bu usûlle yapılır (21/f). Türk veya yabancı uyruklu avukatlardan veya fikri hak tescilleri için kuruluşlardan alınacak hizmetler (22/g, h) ile seçimlerde kullanılacak olan oy pusulası kâğıtları ve zarf gibi malzemelere ilişkin hizmet alımları da doğrudan temin usulü ile yaptırılabilir (22/i).

Doğrudan temin usulünün uygulandığı durumlarda, ihale komisyonun kurulması ve Kanun’da öngörülen yeterlik koşullarını taşıma zorunluluğu olmaksızın, yetkililer tarafından piyasa ortamında fiyat araştırması yapılarak ihtiyaçlar bu surette temin edilir.

İdareler, diğer usûllerde olduğu gibi doğrudan temin usûlünde de, kamu kaynaklarının kamu yararı amacı doğrultusunda harcanması prensibi uyarınca, piyasa araştırması yapmak suretiyle en uygun bedele mal ve hizmet almakla yükümlüdürler